10 Mayıs 2012 Perşembe

Açe’nin Altın Dönemi


Açe’nin Altın Dönemi[1]
Açe Sultanlığı’nın güçlü bir şekilde tarih sahnesine çıkması 17. yüzyılda İskender Muda ile oldu. 1590 yılında doğan Sultan İskender Muda, Açe Sultanlığı’nın en önemli sultanlarındandır.[2] İskender Muda’nın sultanlığı dönemi (1607-1636) “Altın Dönem” olarak adlandırılır. Üstün zekâsı ve güçlü şahsiyeti ile Açe toplumunun dikkatini çeken Muda, Sultan Ali Riayat Şah’ın vefatı üzerine sultan seçildi. Tahta çıkmasının ardından Sultan İskender Muda adını aldı.[3]
İdealist bir devlet adamı olan İskender Muda’nın yaklaşık 30 yıl süren iktidarı boyunca gerçekleştirdiği başarısının ardında, elbette kendisinden önce gelen, özellikle devletin kurucusu Ali Mugayat Şah ve üçüncü sultan Alaaddin Riayat Şah el-Kahhar’ın büyük katkıları ve devletin temellerini oluşturma ve bölgede hakim güç olma konusunda verdikleri mücadelenin büyük bir katkısı vardır. Bu anlamda, Muda tahta çıktığında sağlam temeller üzerine kurulmuş bir devlet devraldı ve karizmatik önderliği ile devleti her alanda daha da ileriye götürme gayreti içinde oldu.
Açe’de yazılı kanunlara dayalı olarak idari yapının kurulması İskender Muda zamanında olduğu görülür. Muda, Açe topraklarını mukim ve uleebalang denilen soylularca yönetilen küçük birimlere ayırdı.[4] Muda dönemi, Avrupa’da ticaret devriminin başladığı yıllara denk düşmesi, Açe devletinin bu dönemde Avrupalı güçlerle girdiği ilişkilerin önemini ortaya koymaktadır. “Muda, Malaka Boğazı’nın uluslararası ticaret, özellikle de Güneydoğu Asya ticareti için ne denli önemli bir su yolu olduğunun farkındaydı. Keling (Hindistan), İran, Arabistan, Osmanlı ve Batı Avrupa ülkeleri ile ilişkiler geliştirmekle kalmadı, aynı zamanda, Siam ve Çin’le de (Tionghoa) ilişkileri geliştirdi. Böylece Muda, Malaka Boğazı’nın ve Malay Yarımadası’nın hakimiyetini ele geçirmeyi arzuluyordu.”[5]
Muda’nın uluslararası ilişkileri de bu anlamda bir kilometer taşı özelliği gösterir. Muda, sahip olduğu ekonomik ve siyasi gücünü Avrupalı güçlere karşı kullanmasını bildi. Sürekli üstün konumda olan, ticari anlaşmaları rakiplerine dayatan Muda, mümkün olan en yüksek kazancı elde etmeye çalıştı. Bu süreçte Avrupalıların kendi aralarındaki rekabetin de önemli bir payı vardır.[6]
Muda, vefatının ardından Marhum Mahkota Alam unvanıyla anılmaya başlandı.[7] Muda’nın vefatı Açe tarihinin de bir anlamda dönüm noktalarından birini oluşturur. Kendisinden sonra tahta çıkan üvey oğlu ‘İskender Sani’, devlet mirasının takipçisi oldu. Ancak onun da beş yıl sonra vefatı ile Açe duraklama ve gerileme dönemlerine girdi.[8]
İskender Muda, 17. yüzyılda, İslam devletleriyle uluslararası ilişkiler geliştirdi. Muda’nın izlediği dış politika tam anlamıyla küresel bir açılım sergiliyordu. Bu bağlamda, Muda’nın İngiltere, Fas, Portekiz, Hollanda ve Çin gibi dönemin önde gelen devletleriyle de ilişkiler kurduğu anlaşılıyor. Muda, aynı zamanda, bir ordu kurmak amacıyla Osmanlı Devleti ile ilişkileri geliştirmeye gayret etti.
Altın Çağ’ın yaşanmasında yukarıda değinildiği üzere çeşitli devletlerle kurulan ticari ilişkilerin önemli payı vardır. Açe İslam Sultanlığı’nda bulunan limanları pek çok ticaret gemisi ziyaret ederdi. Sultanlığı güçlü donanmasının yanı sıra, karada da son derece etkili bir fil ordusu bulunuyordu.[9]
Açe, Sumatra Adası’nın kuzeyinde siyasal ve ekonomik olarak bir güç haline geldi ve 17. yüzyılda Açe Sultanlığı, Sumatra Adası’nın büyük bir bölümünü hakimiyeti altına aldı. Malaka Boğazı’nı tam anlamıyla hakimiyet altına almak amacıyla boğazın kuzeyinde stratejik bir konumda bulunan Malaka şehrine de askeri seferler düzenledi. Muda, 1612 yılında Deli ve Aru’yu (Medan yakınlarında); 1613 yılında Aru ve Cohor’u fethetti. 1614 yılında bir Portekiz filosunu Bintan’da yenilgiye uğratarak Malezya’daki Pahang ve Kedah’ı hakimiyeti altına aldı. 1617 (1618) yılında Pahang, 1619 yılında Kedah, 1620 yılında Perak ve Langkawi, 1625’te ise Nias Adası’nı ele geçirdi.[10]
İskender Muda’nın sultanlığı döneminde Açe büyük önem kazandı. Kadim dünyanın birleştiği bir coğrafyada metropolitan bir sultanlık haline geldi. Bununla ilgili olarak ünlü bir dörtlük vardır:
“Adil ve cömert sultan
İskender Muda döneminde,
Açe zenginliği ve büyüklüğü ile ünlüydü;
Mekke Kapısı çok yaşa.”[11]
Muda, adaleti hiçbir zaman elden bırakmamıştır. Öyle ki, işlediği suçtan ötürü kendi öz oğlunu cezalandırmaktan çekinmemiştir. Kendisini engellemek isteyenlere de şu karşılığı vermiştir:
“Şayet oğul ölürse mezarı bulunabilir; Ancak gelenekler yok olursa, kimse bir daha onu ele geçiremez.”[12] 
İskender Muda’nın 1637’de vefatı üzerine Açe İslam Sultanlığı tedrici olarak gerileme dönemine girdi. Yerine üvey oğlu İskender Sani (1636-1641) geçti. Bu dönemde sultanlığın genişleme siyasetinin sona erdiği, ancak Muda’dan devralınan güçlü devlet yapısının bir anlamda devam ettiği görülür.


[1] 16. ve 17. yüzyıllar Açe’nin en parlak dönemi olarak bilinmektedir. Bu konuyla ilgili olarak Prof. Dr. Ali Haşimi şunları söylemektedir: “Aslında, Banda Açe siyasal düzen ve ekonomik gelişmişlik açısından, sadece Endonezya takımadalarının değil, aynı zamanda, bütün bir Güneydoğu Asya’nın merkezi konumundaydı. Bu dönemde, Banda Açe Darusselam ile Çin, Kore, Amerika, Avrupa ve Ortadoğu, Hindistan ve Afrika arasında münasebetler vardı. Banda Açe, yabancı diplomatların ve elçilerin sık sık ziyaret ettiği bir siyasal ve kültürel merkezdi. Söz konusu ilişkiler ülkeler arasındaki diplomatik ve askeri yönleri ya da ekonomik ve kültürel yönleri içeriyordu.” Daily Peunoh, s. 1-2.
[2]Zakaria Ahmad,Keradjaan  Atjeh (1520-1657), Medan: Penerbit Monora, 1972, s. 63.
[3]J. Paulus, Asal Usul Raja-Raja Aceh, Ed., Encyclopedie van N.I.  1917 (H. 72-76) A-G, s. 21.
[4]Anas Mahmud, “Turun Naiknya Peranan Kerajaan Aceh Darussalam Di Pesisir Timur Pulau Sumatra”, s. 301.
[5]J. Paulus, Asal Usul Raja-Raja Aceh, s. 19.
[6]Anthony Reid, An Indonesian Frontier -Acehnese and Other Histories of Sumatra-, s. 140; Arum Komar Das Gupta, “Iskandar Muda and The Europeans”, (Ed.), Ali Hasjmy, Sejarah Masuk Dan Berkembangnya Islam di Indonesia, Üçüncü Baskı, Ptalmaarif, 1993, s. 47.
[7]Ali Hasjmy, T. A. Talsya, Aceh dan Pahang, Prakarsa Abadi Press, Medan, 1989, s. 44.
[8]Zakaria Ahmad, Keradjaan Atjeh 1520-1675, Penerbit Monora, Medan, 1972, s. 75.
[9]Yusny Saby, “The Ulama in Aceh: A Brief Historical Survey”, Studia Islamika, Vol. 8. No. 1, 2001, s. 7.
[10]William Marsden, The History of Sumatra, s. 440; Rodolphe de Koninck, Aceh In The Time of Iskandar Muda, s. 24; D. J. M. Tate,  The Making of Modern South-East Asia, Vol 1., Oxford University Press, Revised Edition, Kuala Lumpur, 1977, s. 225.
[11]Buku Objek Peninggalan Sejarah Dan Keperbukalaan Aceh Cab Sikureueng, Tuah Sejati, Banda Aceh, 1988, s. 3.
[12] A.g.e., s. 3.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder