Mehmet Özay 29.09.2025
Geçen yıl parti başkanlığı yarışını önde bitiren ve
başbakanlık koltuğuna oturan Ishiba Shigeru’nun 7
Eylül’de istifasının ardından, parti içinde beş aday başkanlık için yarışacak.
2024 yılı Ekim ayında başbakanlık koltuğuna oturan Shigeru’nun
görev süresinin daha bir yıl dolmadan istifasının gündeme gelmesinde, aradan
geçen süre zarfında yapılan iki ara seçimde yaşanan kayıplar olduğu ortada.
Özellikle, 20 Temmuz’da yapılan seçimlerde, iktidar
önemli bir güven kaybına uğrarken, “Önce Japonya” sloganıyla dikkatleri üzerine
çeken, ultra muhafazakâr Sanseito Partisi önemli bir çıkış sergilemişti.
Söz konusu seçimlerde LPD ve koalisyon ortağı Koemito
önemli yara alsa da, azınlık hükümeti olarak ülkeyi yönetiyorlar.
Başbakan’ın istifası, LPD’de bir kez daha başkan
seçiminin gündeme gelmesine neden olurken, mevcut krizin sadece, parti sorunu
olarak nüksetmediğini, aynı zamanda iktidar sorunu olarak da öne çıktığını
gösteriyor.
Beş aday
22 Eylül’de açıklanan beş adayın, LPD başkanlığı için
yarışacağı parti içi seçim, 4 Ekim’de yapılacak.
295’ini parti milletvekillerinin oluşturduğu, toplam 590
parti genel meclis üyesinin oylarıyla yapılacak olan seçimde başarılı olabilmek
için, herhangi bir adayın oyların yarısını alması gerekiyor.
Adaylar, Tarım Bakanı Koizumu Shinjiro, kabine sekreteri
Hayashi Yoshimasa, LPD eski genel sekreteri Motegi Toshimitsu.
Diğer iki aday ekonomi güvenliği bakanlığı yapmış olan
Kobayashi Takayuki ile tek kadın aday olan Takaichi Sanae.
Takaichi, 2021 ve 2024 parti başkanlığı adaylığının
ardından, bu defa üçüncü kez adaylık yarışında yer alıyor...
Kadın başbakan mı?
Ekonomi Güvenliği eski bakanı Sanae Takaichi’nin tek
kadın aday olması, parti içi istikrarsızlığın da etkisiyle, parti genel başkanı
ve muhtemelen, yeni başbakan olma ihtimali bulunduğunu söyleyebiliriz.
Muhafazakâr görüşleriyle tanınan Takaichi, yapılan bazı
kamuoyu araştırmalarında önde gözüken aday olarak dikkat çekiyor.
Takaichi’ye şans tanıyanlar, onun Shinzo Abe iktidarı
döneminde başbakana yakın bir isim olmasına vurgu yapıyor.
44 yaşındaki genç aday Shinjiro Koizumi’nın da, diğer
adaylarla karşılaştırıldığında, şansının yüksek olduğu bazı araştırmalardaki
sonuçlardan anlaşılıyor.
Geçen yılki parti başkanlığı yarışını sabık başkan Ishiba
Shigeru’ya az bir oy farkıyla kaybeden Takaichi’nin şansının gayet yüksek
olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.
Ülkede yaşanan temel ekonomik bunalımın aşılmasında
Takaichi’nin önerdiği politika ‘büyüme’. Finans disiplininin farkında olduğunu
söyleyen Takaichi, buna rağmen, Japonya ekonomisini gelecek on yılda iki katına
çıkarmayı hedef olarak gösteriyor.
Takaichi, “Japonya’yı yeniden yükselen güneşin güçlü
ülkesi” yapması vaad ediyor...
Ülke ekonomi politikası kadar, özellikle komşularıyla
ilişkilerde de Takaichi isminin ne yapacağı gündeme geliyor.
Bunun temel nedeni, ‘aşırı muhafazakar’ Takaichi’nin
yakın tarihsel gelişmelere yönelik yaklaşımı oluşturuyor.
Öyle ki, 2022 yılında bakanlık yaptığı dönemde, Yasukuni
Tapınağı’na yaptığı ziyaretle Pasifik Savaşı’nda hayatını kaybeden Japon ordusu
askerlerine saygısını ortaya koymuştu.
Olası başbakanlığı sürecinde, benzer bir gelişmenin komşu
ülkeler Çin ve Güney Kore tarafından olumlu karşılanmayacağı biliniyor.
Bununla birlikte, Takaichi, 19 Eylül’de yaptığı basın
toplantısında, Çin’e atfen “önemli komşusuz” ifadesini kullanması, başbakanlık
sürecinde dış ilişkilerdeki konumunu göstermesi bakımından önemli.
Bunalım
Japonya siyasetinde bunalımın Shinoz Abe’nin ardından,
süreklilik arz ettiğini söylemek yanlış olmayacaktır.
Güçlü ve karizmatik liderlik profili ile öne çıkan Abe’nin
ardından, parti içi birliğin sağlanamamış olması, yaşanan siyasal krizin LPD
ile sınırlı olmadığını aksine, ulusal siyaseti de etkileyen boyutu olduğunu
açıkça ortaya koyuyor.
Shigeru’nun istifası, tıpkı selefi Fumio Kishida gibi hem,
parti içinde ve hem de, kamuoyu nezdinde güvenoyunu yitirmesine bağlanıyor.
Shigeru’nun böylesi bir süreçle karşı karşıya kalmasında,
alt ve üst kamaralarda yapılan iki seçimi kaybetmesi kadar, bunun 70 yıllık
demokrasi tarihinde bir ilk olmasının da önemli bir rol oynadığını ifade etmek
gerekir.
Öyle ki, 20 Temmuz’daki seçimde LDP yanlısı seçmeni
yukarıda dikkat çektiğim Sanseito Partisi ‘ni desteklemek suretiyle LPD
yönetimine protestolarını göstermişlerdi.
Bununla birlikte, başbakan kadar partinin de, ülke
sorunlarına çözüm bulmada zorlandığını söylemek yanlış olmayacaktır.
LDP’de son beş yılda dördüncü kez parti başkanlığı
seçimine gitmesi, ortada ciddi bir siyasal sorunun olduğunu ortaya koyuyor.
LPD’de yaşanan bu soruna rağmen, örneğin son iki genel
seçimde LPD ve koalisyon ortağı Komeito, parlamentoda üçte ikilik çoğunluğu
kaybetse de, diğer partilerin iktidar olamamaları da ülkede siyasal yaşamda bir
tür tıkanıklığın olduğuna işaret ediyor.
Umut ışığı
Ülkede yaşanan bu siyasal tıkanıklığın aşılmasını
sağlayacak alternatiflerden biri, uzun yıllardır iktidarı bir anlamda tekelinde
bulunduran LPD ile ana muhalefet partisi arasında, gizli-açık bir anlaşmanın
oluşmasına zemin hazırladığı yönünde görüşler bulunuyor.
Ana muhalefet partisi Anayasal Demokrat Parti (Constitutional
Democrat Party-CDP) lideri Noda Yoshihiko, vergi indirimi ve para yardımı
gibi ekonomik tedbirleri gündeme getirerek iktidar partisinin muhalefetin bazı
politikalarına sıcak baktığı yönündeki açıklaması dikkat çekicidir.
LDP başkanlığı için yarışacak adayların bu süreçte sadece,
kendi partilileri arasında kampanya yapmadıkları, aynı zamanda özellikle, ana
muhalefet partisiyle ne denli birlikte çalışabilecekleri konusunda da ikna
edici görüşmeler gerçekleştiriyorlar.
Daha önceki parti başkanlığı seçimlerinin ardından,
‘otomatik’ olarak başbakanlık koltuğuna oturan LPD başkanının, bu sefer işi o
kadar kolay olmayacak.
Parlamentoda üçte ikilik çoğunluğa sahip olmayan
iktidarın yeni başbakan atanmasında muhalefet oylarına muhtaç olması belki de,
bugüne kadar Japonya siyasetinde görülmeyen yeni bir politik tavrın ortaya
çıkmasını sağlayacak
Bu durum, iktidar ortaklarının sayısının artacağı yönünde
bir ima anlamı taşısa da, belki de daha çok özellikle, ekonomi politikalarında
muhalefet partisinin desteğinin alınmasına yönelik işbirliği çabaları yeterli
olacaktır.
https://guneydoguasyacalismalari.com/tr_tr/japonyada-lpdnin-kaderi-the-fate-of-lpd-in-japan/




