4 Aralık 2025 Perşembe

Hasan di Tiro ve bir ideal / Hasan di Tiro and an ideal

Mehmet Özay                                                                                                                            04.12.2025

Her toplumun idealleri vardır ve bu idealler, tarihsel olarak devamlılık gösterir.

Kimi toplumların ideallerini oluşturan, tarihsel kökenleridir. Kimilerinin ki ise, tarih olacak ileriki zamanlara konuşlayan ve gelecekcilik olarak adlandırılan bir duruma tekabül eder.

Açe toplumunun, bu yönde dikkate alınmayı, anlaşılmayı, tartışılmayı bekleyen ideallerinin olduğunu öylemek yanlış olmayacaktır.

Yukarıdaki ayrıştırma çerçevesinde bakıldığında, söz konusu Açe ideali ilkine yani, tarihsel kökenlerle güçlü bağlantısına tekabül eder.

Tarihi kayıtlarıyla, karşılaştırmalı, bütüncül veya dönemleri itibarıyla, küresel tarih veya dünya tarihi bağlamlarında anlamaya çalışan akademi dünyasının ortaya koyduğu çalışmalarda, Açe topraklarının son bin yılda ürettiği önemli bir değerin olduğuna tanıklık edilir.

Bu uzun tarihi dönemin katmanlarını ve ara katmanlarını oluşturan kuruluşları, düşüşleri, yeniden yükselişleri, sürdürülebilirliğine halel getiren gelişmeleri, ayakları üzerinde durma çabasını yeniden sergileme vb. gibi tüm süreçleriyle dinamik bir özellik sergiler.

Hasan di Tiro’nun, Açe topraklarında 4 Aralık 1976’da başlattığı siyasal hareket de, bu süreçlerle ilişkisi bağlamında önem taşır.

Bu durum, bize, söz konusu hareketin isolazyonist bir durum olmadığını aksine, yapısal olarak güçlü bir tarihi zemine oturduğunu gösterir.

‘Açe Özgürlük Hareketi’ (Gerakan Aceh Merdeka-GAM), kimi açılardan bakıldığında, Açe’yi döneminin siyasal bağlamı çerçevesinde, bağımsızlaştırmayı hedefleyen hareketin Müslüman toplumların modernleşmeyi alabildiğine anlamaya, yaşamaya, kavramaya çalıştıkları, Batı’da ise post-modern dönemin başlangıcı olan bir tarihsel döneme tekabül eder.

Bu anlamda, 1970’ler bir yandan, Açe ve içinde yer aldığı ulus-devlet süreçlerinde içsel sorgulamayı getirdiği gibi, öte yandan özellikle de, uluslararası camia olarak siyasal, toplumsal, ve hatta -tam zıddı iddialara rağmen-, kültürel meşruiyetinin gayet açıkça sorgulanabildiği bir zaman dilimiyle örtüşür.

Her iki durumda açıkcası, bir idealin, bizim örneğimizde olduğu üzere, ‘Açe ideali’nin ortaya konmasındaki zorluğa işaret eder.

Tüm bu olası çelişkili duruma rağmen, meşruiyet arayışlarını tarihisel süreçlerle ilişkilendirme noktasında ‘Açe Özgürlük Harekete’ni, güçlü bir entellektüel yapının siyasal ve toplumsal alana yansıması olarak değerlendirmek yanlış olmayacaktır.

Hasan di Tiro, girişte dikkat çekmeye çalıştığım ve adına, ‘Açe ideali’ dediğimi olgunun ortaya çıkmasındaki temel kurucu ve sürdürücü aktör olarak önem taşır.

Bu ideal, onun şahsi varlığı ile veya Açe tarihinin son evrelerinde yapıcı eylemleriyle aynı topluma, gerektiği varsayılan değerleri vermeye çalışan ailesiyle sınırlı değildir.

Onun ve de ondan birkaç nesil öncesindeki aile fertlerinin ortaya koyduğu eylemlerin birbiri ardına gelişini bir anlamda, tarihsel bir tesadüf olarak değerlendirmek gerekir.

Yoksa, bu aile fertlerince ortaya her ne koyulduysa, bunların bir ‘aile mülkiyeti’ sınırlılığında anlaşılması hem, bu fertlere ve hem de, eylemlerine konu olan topluma ihanet anlamı taşır.

Bir başka şekilde söylemek gerekirse, böylesi bir yaklaşım, onu ve onun ortaya koymaya çalıştığı düşünce sistematiğini kadükleştirmekle aynı anlam ifade eder.

Aksine, di Tiro’nun düşünce sistematiği kendisinden ve de mensubu bulunduğu aileden bağımsız ve bundan öte bir boyutu taşır ki, bu da temelleri itibarıyla bütüncül bir Açe tarih anlayışıdır.

Hasan di Tiro’nun ortaya koyduğu düşünce sistematiğini, kendi bireysel varlığı ve ailesiyle sınırlamak yerine, tıpkı kendisinden önceki aile fertlerinin siyasal ve toplumsal aktörler olarak ortaya çıkmasına benzer, dönemin siyasal koşullarıyla anlamaya çalışmak rasyonel bir tutum olacaktır.

Tarihi burada kuru bir geçmiş ve ilişkiler ağı ve kronolojisi olarak anlamadığımı genel itirabıyla ‘tarih’ konusundaki görüşlerimi az çok bilenler fark edecektir.

Burada bahse konu edilen tarih yani, Açe tarihi, bütün dinamik unsurlarıyla, capcanlı bir varlığa tekabül eder.

Hasan di Tiro’nun varlığını, yukarıda zikredilen hareketin siyasal varlığı ve dönemi ile sınırlandırmamak gerekir.

Aksine, onun ortaya çıkmasına vesile olduğu bu siyasal hareketin ötesinde bizatihi, sahip olduğu entellektüel tutumun sonuçlarından biri olarak değerlendirmek gerekir.

Nihayetinde, onun söz konusu harekete gündeme taşımasında gayet güçlü bir tarihi arka plan ve bu tarihi arka plân’ın bir anlamda zorladığı bir ideal olduğunu hatırlamakta yarar var.

https://guneydoguasyacalismalari.com/tr_tr/hasan-di-tiro-ve-bir-ideal-hasan-di-tiro-and-an-ideal/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder