24 Eylül 2017 Pazar

Arakan’a doğru sorular sormak (II) Asking Right Questions to the Rohingnya (Arakan) (II)

Mehmet Özay                                                                                                                          25.09.2017

Batı ve Doğu Bengalde yaşayan halkla benzerliklerine dikkat çekilmekle birlikte, Bangladeş hükümetinin Rohingnya (Arakan) Müslümanlarına empati beslediği söylenemez. Kaldı ki,  Bangladeş halen 1971 bağımsızlığı sürecindeki gelişmelerle tıkanmış iç politikası, yanı başında bu bağımsızlığı bizzat Bangladeş siyasi liderlerine sunan Hindistan’ın ülkenin dış politikasında bile belirleyici olabileceğini tahmin etmek güç değil.

Son dönemde, 1971 yılındaki bağımsızlık sürecindeki gelişmelerin gündeme taşınmasıyla Bangladeş siyasetinde yaşanan sorunlar nedeniyle ve toplumsal kutuplaşmanın had safhaya vardığı bir ortamda ülke politikacılarını içe kapanmaya zorluyor. Bu bağlamda, özellikle toplumun bir bölümüne yönelik baskıcı politikaların doğurduğu korku ortamı Bangladeş kamuoyunu, yanı başındaki komşuda yaşanan insanlık dramını meşru siyasal mekanizmaları kullanarak kendi hükümetini hareket geçirtebilmesine de olanak tanımıyor.

Yoksulluğun en belirgin toplumsal sorunlardan biri olduğu ve kamuoyunun azımsanmayacak bir bölümünde önemli sosyal politikaların hayata geçirilmesi beklentisinin olduğu bir dönemde, yanı başındaki komşudan göç eden kitleye Bangladeş devletinin herhangi kapsamlı ve hedef içerikli yardımından söz edilemiyor.

Bu durumda, göç eden kitlelerin yaşadığı bölgedeki Bangladeş halkının yerel bazda sivil toplum kuruluşları marifetiyle -ki bir bölümü uluslararası kuruluşlarla işbirliğiyle ancak bunu yapabiliyor- Arakanlılara yönelik ilgisi ve yardımı söz konusu olsa da, bunun adı üstünde yerel kaldığı ve sorunun üstesinden gelecek boyutta olmadığı da ortada.

Bir an için, Bangladeş hükümetinin yüzbinlerce Arakanlı Müslümanın ağrısını dindirecek bir takım çözümler gündeme getirme çabasında olduğunu düşünsek bile, bunun kendi ülke vatandaşları arasındaki geniş yoksul kitleler nezdinde nasıl bir karşılık bulacağı ve bunun ulusal politikada seçim süreçlerine nasıl yansıyacağı da siyasi elitin dikkate aldığı bir husus olsa gerek. İç sorunlarını çözmekten uzak, aksine siyasal ve toplumsal kutuplaşmanın alabildiğine arttığı bir Bangladeş siyaseti ve toplumsal yapısı içerisinde, Bangladeş hükümetinin Arakanlı Müslümanlar sorununu Myanmar yönetimiyle siyasi görüşmelerle çözüme kavuşturma gibi bir çabasına da imkân ve ihtimal vermiyor.

Bu noktada, Arakan Müslümanlarının durumu ‘etnik temizlikle’ anılsa da, Bangladeş hükümetinin izlediği politika Myanmar ‘içişlerine’ karışmama ‘ilkesi’ çerçevesinde seyrediyor. Bu anlamda Bangladeş ASEAN üyesi olmasa da, tıpkı ASEAN sözleşmesindeki meşhur madde, “üye ülkeler bir diğerinin içişlerine karışamaz” kuralına tabi olduğunu bu politika/sızlığı ile ortaya koyuyor.

Arakan’da olup bitenler karşısında anlamlı bir duruş ve eylem sergilemek yerine, benzetmelerle veya işi ‘ümitlere’ bağlayarak süreci götürmeye çalışmak mümkün değil. Örneğin ‘Arakanlılar bir başka Filistin’ demekle, belki uğranılan ‘zulm’ün neye tekabül ettiği ortaya konmak isteniyor olabilir. Filistin’de en azından bir yüzyıla yaklaşan süreçte olup bitenler sonrasında bugün Filistin halkının maruz kaldığı durumun hiç de iyiye gittiği söylenemeyeceğine göre, bu benzetme ile belki de Myanmar’ın batısındaki Arakan Eyaleti’nde istenmeyen yönüne atıfta bulunuluyor olabilir.

Ve açıkçası bu yaklaşımın Arakan için doğrulanabilecek bir duruma işaret ettiği söylenebilir. Ancak unutulmamalıdır ki, adına İslam dünyası denilen bütünün Filistin için ne yaptığı ve bu yaptıkları (!) sayesindedir ki, Filistin bugünkü haldeyse, o zaman Arakan’a yapılan göndermelerin aslında Arakan’ın sorununu çözmek yerine, çözümsüzlükle birlikte anılması anlamı taşıdığı ortaya çıkıyor.

Öncelikle Arakan’a insiyaki tepkiler vermek durumu geçiştirmek anlamı taşıyor. Ancak yapılması gereken olan biteni doğru ve yerli yerinde anlama çabası olmalı. Bunun için de, önce empatiyle başlayan ve araştırma hevesiyle devam eden, sorgulamayı ve görmeyi, gözlemlemeyi içeren uzun ve zorlu bir çaba ortaya konmalı. Bu noktada, tarihi referasların işe yararlılığından hareketle, bu toplumu hem kendi asli vatanlarında hem diasporada neye toplumsal, siyasal, kültürel ve dini bağlamlarda neye tekabül ettiğini ortaya koymak icab ediyor.

Diyelim ki, son beş yılda yaşanan dramlara rağmen, Myanmar hükümetinin etnik temizlik girişimleri karşısında Arakanlı Müslümanları siyaseten temsil edebilecek bir yapının olup olmadığı sorusuna bugüne kadar tumturaklı bir cevap verilebilmiş değil. Malaya Üniversitesi’nde Myanmar uzmanı olarak tanınan bir hocayla görüşmemde, “Arakanlı Müslümanların cahilliğine” vurgusu dikkat çekiciydi. Bu ‘cahillik’ tabii ki bir aşağılama içeren bir kullanım değil, aksine Arakan toplumunun on yıllar boyunca maruz kaldıkları zulüm ve baskılarla ellerinden alınan veya kendilerinden esirgenen eğitim, iş, serbest dolaşım, doğum hakkı gibi çok temel haklarından mağduriyetinin bir rolü var. Ve tüm bu unsurların bu toplumun ellerinden alınan ‘vatandaşlık hakkı’ ile doğrudan ilintili olduğu aşikâr.

Ancak bugün, girişte dikkat çektiğimiz üzere, Bangladeş başta olmak üzere, Malezya, Tayland ve Arap coğrafyasının farklı ülkelerinin yanı sıra, Avrupa ve ABD’de yaşadığını bildiğimiz diasporanın temsil imkanı niçin yoktur sorusuna bugüne kadar sağlıklı cevap alınamamıştır. 2012 yılındaki gelişmenin akabinde o dönem İslam ülkelerini temsil ettiği iddia edilen kurumun girişimiyle ABD’de Arakanlı bir profesörün lider olarak belirlendiği ilân edilse de, ne bu profesörden ne de o günlerde ilân edilen hedeflerin hayata geçirilmesi konusunda bir sonuç alınamadığı, yaşanan sorunun bugün geldiği boyuttan ortada. Yukarıda zikredilen hocanın ‘cahillik’ vurgusu, sorunun Arakanlı Müslümanlar kadar, onlara kucak açması gereken İslam coğrafyasının da bu konuda ne denli ‘etkin’ ve ‘etkili’ bir çaba gösterdiğini de ortaya koyuyor olmalı.

http://guneydoguasyacalismalari.com/2017/09/24/arakana-dogru-sorular-sormak-ii-asking-right-questions-to-the-rohingnya-arakan-ii/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder