Lada Sicupak
Osmanlı
Sultanı II. Selim’i ziyaret için yola çıkan Açe heyeti, Sultan’a sunulmak üzere
yanlarına baharatlar almışlardır. Ancak yolculuğun uzun ve zahmetli sürmesi
nedeniyle uğradıkları limanlarda baharatları satmak zorunda kaldılar,
İstanbul’a vardıklarında ise yanlarında çok az baharat kaldı. Padişahın
huzuruna çıktıklarında sadece ipek bir bez içerisinde bir avuç dolusu baharatı
sunabildiler. Padişah bu hediye karşısında biraz şaşırmış, ancak tebessümle
karşılamış ve elçilerin taleplerini dinlemeye başladı. Elçilerin talepleri
üzerine Açe’ye gönderilen Osmanlı topları, bu küçük fakat değerli hediye adına Lada Sicupak olarak anılır.[1]
Türk
Bayrağı
Açe Sultanlığı’nın Osmanlı Devleti ile girmiş olduğu
ilişkilerin dini, siyasi, ekonomik boyutlarını bir arada ele almak gerekir.
Osmanlı’nın halifelik unvanını taşıyor olması, Açe-Osmanlı ilişkilerinde başat
rol oynamıştır.
Bu çerçevede Osmanlı, Açe Sultanlığı’na ay-yıldızlı Osmanlı
bayrağını kullanma izni vermiş; Açe de Portekizlilere karşı deniz savaşlarında
bu bayrağı donanmasında kullanmıştır. Açe’nin yanı sıra, ay-yıldızlı bayrak
bölgedeki diğer sultanlıklar tarafından da benimsenmiştir.
Sembolik bir değeri olan bu bayrak, 4 Aralık 1976 yılında
kurulan ve 15 Ağustos 2005 tarihine kadar faaliyetlerini devam ettirmiş olan
Açe Özgürlük Hareketi (GAM)’nin bayrağı olarak varlığını sürdürdü.[2]
Ayrıca, Türk bayrağını bazı tarih kitaplarının iç kapaklarında Açe Milli Marşı* ile birlikte görmek de mümkündür.
Türk Köyleri
Banda Açe, tarih boyunca Açe
sultanlıklarına ev sahipliği yapan bir merkez olmuştur. Bu şehir aynı zamanda
İslam’ın bölgede yayılmaya başlamasıyla birlikte Arap, Acem, Osmanlı ve Hint
topraklarından gelen alimlere ve askerlere ev sahipliği yapmıştır. Özellikle
16. yüzyıldan başlayarak Osmanlı’nın bölgeye gönderdiği alimlerin ve askerlerin
yerleşip yaşamlarını sürdükleri yerler Türk köyleri olarak anılmaktadır.
Osmanlı ve Türk isimleri bu topraklarda hâlâ hayırla yad edilmektedir.
2004 yılında yaşanan tsunami felaketi
tarihi mirasın önemli eserlerini silip süpürdüğü için köylerin tarihine dair
bilgilere sözlü kaynaklardan ya da Açe dışındaki kütüphanelerden
ulaşılabilmektedir.
Söz konusu beş Türk köyü Gampung Pande, Gampung Bitai, Eumpeorum,
Peulanggahan ve Gampung Jawa’dır.
Bitai
Köyü:
16.
yüzyıl ortalarında Portekiz tehdidine karşı, Sultan Alaaddin Riayat Şah
el-Kahhar (1537-1571) tarafından Osmanlı’ya gönderilen elçilerin talepleri
yerinde bulunarak, Sultan II. Selim’in bizzat onanıyla Açe’ye askeri yardım
gönderilmesine karar verildi. Açe’ye gelen Osmanlı askeri uzmanları Dalam adı verilen Açe sarayının
yakınlarındaki Beyt’ül Makdis adı
verilen köye yerleştiler. Zamanla köyün adı Bitai
olarak anılmaya başlandı. Osmanlı askeri uzmanları burada “Askari Baitul
Muqaddas” adıyla bir askeri akademi kurdular.[3]
Eski Büyükelçilerden Metin İnegöllüoğlu, Bitay Köyü’nde bulunan Osmanlı
varlıklarının ve bir kütüphanenin 2. Dünya Savaşı sırasında harap olduğunu
belirtir.[4]
Çalışmalarımız sırasında Banda Açe’de Desa Lamgamee ve Acun isimli köylerde de Türklerin yaşadığını öğrendik. Tsunami felâketi
dolayısıyla bazı belgelerin kaybolması nedeniyle bu konuda sağlıklı bilgilere rastlayamadık.
Ancak, Bireun’da da bazı Türk ailelerin varlığı konusunda bize ulaşan bilgiler
oldu. Ayrıca, Sumatra’nın ücra köylerinde yaşayan bazı insanların “Hacı Turki”[5]
olarak adlandırılmaları da Açe’deki Türk izlerine işaret etmektedir.
Kuzey Açe’de bulunan Tamiang’da 19.
yüzyıl sonu-20. yüzyıl başında yönetici (raja) olan Teuku Ampon Chik Raja Ismail Sıddık Attahashi (1880-1949) adlı bir
Türk’ün varlığı dikkat çeker. Söz konusu yöneticinin Medan’da yaşayan torunları
ile yaptığımız görüşmelerde fotoğraflara ve 20. yüzyıl başlarında Hollanda
Sömürge Valiliği tarafından bölge yöneticilerine verilen resmi belgeden Sıddık
Attahashi adına verilmiş olanına rastladık. Ailenin elinde bulunan silsileye
göre, Attahashi’nin Açe’ye gelen ilk atası, 1652 yılında yedi gaziyle birlikte
Açe’ye gelen Elmir Kaiseri Attahshi Pasha
adında biri olduğu anlaşılıyor.
Türk varlığı ile ilgili olması
nedeniyle şu gözlemi de aktarmakta fayda var. Serambi Indonesia adlı yerel
gazetenin 3 Temmuz 2007 Salı günkü nüshasında Doğu Açe Perlak bölgesi’nde,
Blang Balok Köyü’de Osmanlı Devleti’nden gönderildiği iddia edilen ve tarih
kitaplarında “Lada Sicupak” adıyla anılan toplardan birinin bulunduğu
yazıyordu. Söz konusu köye yaptığımız ziyarette, Ayah Wan adlı köy
sakinlerinden Ayah Wan’la yaptığımız görüşmede iki metre uzunluğundaki topu
gördüğümüz gibi, hikayenin tamamını da dinleme fırsatı bulduk. Her ne kadar,
bilimsel araştırma gerektirmekle birlikte, burada Açe halkının toplumsal
hafızasında yer eden Türk imgesi ve yardımına dikkat çekmekte fayda var.
Selçukluların
Varlığı
Bugüne kadar Osmanlı-Açe ilişkilerine
çeşitli çalışmalarda yer verilmekle birlikte, Selçuklu Türklerinin Sumatra
Adası’ndaki varlıklarına dair kapsamlı bir çalışma yapılmış değil. Bununla
birlikte, bu konuda bazı ipuçları olduğunu vurgulanmalıdır. 13. yüzyılda
Selçuklu Türklerinden bir kolun Buhara üzerinden Malaka-Sumatra ve Sulawesi’ye
göç ettikleri varsayılıyor.[6]
İslam’ın Açe topraklarına gelişine dair
bir başka ifade ise Malezya Ulusal Üniversitesi’nde bulunan ve bugüne değin
uluslararası araştırmacılarca ele alınmamış olan bir el yazmasında yer alır. Bu
el yazması, aynı zamanda, Açe ile Türkler arasındaki bağı Selçuklulara kadar
geri götüren bir belge niteliği taşımaktadır. Bu el yazmasında, 1116 yılında
Mahdum Abi (Abu) Abdullah Şeyh Abdurrauf’un (el-Mulaqqab Tuan Di Kandang Şeyh
Bandar Darussalam) 500 kişilik bir grubla Bağdat’tan Açe’ye geldiği belirtilir.
Selçuklu Türklerinden olduğu ifade edilen Şeyh Abdurrauf’un liderliğindeki grup
bugün Banda Açe şehir merkezine yakın bir konumda olan Gampung Pande’de İslam’ı
yaymaya başladı. El yazmalarına göre, 1205 yılında Gampung Pande’de Açe
Sultanlığı’nı kuracak olan Cihan Şah, Şeyh Abdurrauf’un oğludur. Bu bilgi, aynı
zamanda, Drewes ve Voorhoeve tarafından edit edilen Adat Açe’de de zikredilir.[7]
Açe sultanlarının Büyük İskender’in (İskender Zulkarneyn) Türkistan Buhara
taraflarından gelen ve Sultan Malik İlik Han Şah Selçuk’la başlatılan bir
kolundan geldikleri belirtilir.[8]
Bu bağlantı Açe ile Türkler arasındaki ilişkinin erken dönemlere kadar
gittiğini ortaya koyar.
Bu veriler ışığında 1511 yılında Açe
İslam Sultanlığı’nı kuran Sultan Ali Mugayat Şah’ın (1511-1530) büyükbabası
olan Şeyh Abdurrauf’un Selçuklu Türklerinden olduğu yönünde görüşler vardır.[9]
[1]H. M. NUR El-Ibrahimy, Selayang
Pandang Langkhah Diplomasi Aceh, 1993, s. 6; Zakaria Ahmad, Keradjaan Atjeh 1520-1675, Penerbit Monora, Medan, 1972, s. 41;
Snouck Hurgronje, The
Acehnese, s. 208-9.
[2]Not: Açe’deki son siyasi gelişmeler bağlamında kurulan
yerel partilerden GAM’ın bayrağı olan ancak merkezi hükümet tarafından
reddedilen bu bayrak, bu siyasi hareketin devamı olan Açe Partisi’nin bayrağı
oldu. Endonezya merkezi hükümetinin itirazı doğrultusunda bayrağın ortasındaki
ay ve yıldız çıkarıldı. Bunun yerine Aceh Partisi (Partai Aceh) yazılıdır.
*Bkz.: Ek-2.
[3]İsmail Sofyan, (ed.) Perang Kolonial Belanda Di Aceh -The Dutch Colonial War in Aceh-,
The Documentation and Information Center of Aceh, Banda Aceh, 1990, s. 54; Zainuddin, Tarich Atjeh dan
Nusantara, s. 48.
[4]Metin İnegöllüoğlu, “The Early Turkish-Indonesian Relations”, (Ed.), Aceh Dalam Retrospeksi Dan Refleksi Budaya
Nusantara, Intim, Jakarta, 1988, s. 55.
[5]İsmail Hakkı Göksoy, Güneydoğu Asya’da Osmanlı-Türk Tesirleri,
s. 60.
[6]Metin İnegöllüoğlu, “The Early Turkish-Indonesian Relations”, s. 55.
[7]Bkz.: G. W. J. Drewes ve P. Voorhoeve, Adat Atjeh, Reproduced in facsimile from a manuscript in the India
Office Library, S. Gravenhage-Martinus Nuhof, 1958.
[8]Teuku H. İbrahim Alfian, ”Islam Dan
Kerajaan Aceh Darussalam”, (Ed.), Taufik Abdullah, Sejarah Dan Dialog Peradaban, LIPI Press, Jakarta, 2006, s. 238; Metin İnegöllüoğlu, “The Early Turkish-Indonesian Relations”, s. 55.
[9]Metin İnegöllüoğlu, Asya-Pasifikte
Türk İzleri, Manisa: Celal Bayar Üniversitesi 5. Yıl Kutlamaları Konferanslar
Dizisi, 1998, s. 4-5;
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder