2 Haziran 2012 Cumartesi

Güneydoğu Asya’nın Yeni Gözdesi: Açe


Mehmet Özay                                                                                                                   24 Şubat 2007

Açe, Güneydoğu Asya’nın yeni gözdesi olma yolunda önemli adımlar atmaya devam ediyor. Son iki yılda yaşanan hızlı gelişmeler Açe’yi artık tsunami ve çatışma mağduru bir bölge olmaktan çıkartıp, özelde Güneydoğu Asya, genelde dünya gündeminde ilk sıralara taşınmasını sağlıyor.

Bu bağlamda en son gelişme 24 Şubat Cumartesi günü Açe Eyaleti, başkenti Banda Açe’de başlayan ve üç gün devam edecek olan I. Uluslararası Açe ve Hint Okyanusu Çalışmaları adlı toplantı olacak. Güneydoğu Asya ve Açe uzmanı olarak tanınan Singapur Ulusal Üniversitesi Asya Araştırmaları Merkezi Başkanı Prof. Dr. Anthony Reid başkanlığında oluşturan ekip tarafından hazırlanan konferans Banda Açe’de en önemli gündemi oluşturuyor. Geçmişi Keşif, Geleceği Araştırma alt başlığını taşıyan konferansa çeşitli ülkelerden davet edilen bilim adamları Barış Süreci ve Demokratikleşme; Açe Tarihi ve Hint Okyanusu Dünyası; Dil, Kültür ve Toplum; İslam, Hukuk ve Toplum; Tsunami Sonrası Yeniden Yapılanma ve Felâketle Mücadele ve Kalkınma; Sismoloji, Jeoloji ve Çevre başlıklarında tebliğler sunacaklar. Bu program çerçevesinde, Açe Müzesi’nde Açe İslam Sultanlığı ile çeşitli ülkeler arasında gerçekleştirilen diplomatik yazışmalar ve bir fotoğraf sergisi açılacak. Ayrıca geleneksel Açe müziğinden seçmelerin yer alacağı bir de konser verilecek.

            Konferans Prof. A. Reid’in, BRR Başkan Kuntoro Mangkusubroto ve Açe Valisi, İrwandi Yusuf ve Peter Feith’ın açış konuşmalarıyla başladı. A. Reid, Açe tarihine dair kısa değinisinin ardından bu konferansın akabinde gerçekleştirilecek merkezin açılışının önemine değindi. K. Mangkusubroto, aradan geçen iki yılı aşkın sürede BRR’ın yapmış olduğu icraatları özetledi ve Açe’nin artık ekonomik olarak kalkınma aşamasında olduğunu ve Açe’nin geleceğinden ümitvar olduğunu ifade etti.

P. Feith ise, yeniden Açe’de ve Açeli dostlarıyla birlikte olmaktan son derece memnun olduğunu belirterek başladığı konuşmasını,  barışa özellikle Avrupa Birliği’nin katkısına, bu sürecin hangi aşamalardan geçtiğine ve Açe’deki barış sürecinin dünyanın çeşitli yerlerindeki çatışma bölgelerindeki barış süreçlerine yapacağı olumlu katkıya değinerek sürdürdü. Feith, Açe’de artık güvenlik diye bir sorunun olmadığını ve bu konferans ile uluslararası camia ile Açe toplumu arasında bir sinerji yaratılacağına inandığını ifade etti. 

            Açe Valisi İrwandi Yusuf ise konuşmasında, bu konferansın Açe için büyük önem taşıdığını, bu çerçevede Açe’nin tarihinin keşfedileceği ve geleceğinin inşa edileceğini söyledi. Yusuf sözlerine şöyle devam etti: “Bugün Açe tarihinde önemli bir dönem noktasıdır. İki yıl önce dünyadan izole edilmiş bir durumdaki Açe’nin, geçen kısa süre zarfında dünyanın ilgi odağı haline geldi ve bu toplantı tsunami ve Helsinki barış sürecinin ardından geleceğin inşası açısından büyük bir önem arz ediyor. Tıpkı tarihte olduğu gibi, Açe yeniden Hint Okyanusu’na kıyısı olan ülkelerle yakın ilişkiler geliştirme imkânı bulacak. Bu çerçevede Açe sadece Endonezya Cumhuriyeti içinde değil, Hint Okyanusu’nda önemli bir merkez olma yolunda. Bu toplantıda sunulacak bildirilerle Açe tarihinden bu güne ışık tutacak kültürel, ekonomik ve politik dersler çıkartılabilecek. Bu gelişme gelecek nesillere daha güzel bir Açe yaratma imkânı verecek.”
            Konuşmaların ardından A. Reid, Vali İ. Yusuf’a Açe’nin en önemli simgelerinden olan ‘rencong’ hediye etti.  
           
Bu konferans, son iki yılda Açe’de yaşanan olumlu gelişmelerin doğal bir uzantısı. 26 Aralık 2004 yılında yaşayan deprem ve tsunamiden sonra başlayan yeniden yapılandırma faaliyetleri, 15 Ağustos 2005 yılında Açe Özgürlük Hareketi (GAM) ile Endonezya Hükümeti arasında Helsinki’de imzalanan barış görüşmeleri, Avrupa Birliği’nce oluşturulan Barış Gözleme Ekibi (AMM)’ın görev süresi ve ardından 11 Aralık 2006 tarihinde yapılan ilk demokratik Açe Valilik seçimi bu sürecin kilometre taşları olarak dikkat çekiyor.

Açe Eyaleti’nde 30 yıla varan çatışmalarda yaklaşık 15.000 kişi hayatını kaybetmiş ve çeşitli dönemlerde başlatılan barış görüşmeleri olumlu sonuç vermemişti. 2004 yılının son günlerinde yaşayan deprem ve tsunami dünya kamuoyunun dikkatini Açe’ye çevirmesine yol açtı. Tsunami’nin ardından yaklaşık 200.000 kişinin hayatını kaybettiği ve 500.000 kişinin evsiz kaldığı Açe’ye uluslararası camia, AMM Başkanı olarak görev yapmış olan Peter Feith’in ifadesiyle tüm zamanların en büyük yardım operasyonunu gerçekleştirdi.

            Aradan geçen iki yılı aşkın süre zarfında Türkiye hükümetinin, Başbakan R. Tayip Erdoğan önderliğinde başlattığı yardımlar Deniz Feneri, İHH, İstanbul Uluslararası Kardeşlik Derneği (İBS), İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) gibi çeşitli STK ve kurumların çalışmalarıyla Açe yönetimi ve halkı nezdinde büyük sevinçle karşılandı. Ayrıca çok sayıda ülke ve STK, Açe’lilerin hayata dönmesinde önemli rol oynadı. Yeniden yapılandırma sürecinin ortasına gelindiği şu günlerde ise, Açe’de bir başka heyecan esmeye başladı. Bu çerçevede, Açe’nin geleceği inşa etme konusunda bilimsel bir çabasının ürünü meyvesini vermek üzere.

            Tsunamide Açe’deki önemli araştırma ve dokümantasyon merkezlerinin büyük zarar görmesi üzerine Açe’nin tarihine ışık tutan yazılı kaynakların yok olması, uluslararası camiadaki bilim insanlarının Açe’nin geçmişine dair çalışmalar yapmaya ve bu konuda uluslararası bir araştırma merkezi kurmaya itti.  Zengin bir tarihi geçmişe sahip olan Açe, özellikle 16. yüzyıl ve 17. yüzyıl ilk yarısında dönemin önemli devletlerinden biri olarak dünya siyasetinde söz sahibi oldu. Bu çerçevede, Osmanlı Devleti, İngiltere, Hollanda, Fransa, Portekiz ile çeşitli düzeylerde ilişkiler geliştirildi. Bu ilişkilerin bir ifadesi olarak başta yukarıda zikredilen ülkeler olmak üzere değişik ülke kütüphanelerinde Açe tarihine ışık tutan önemli belgeler bulunuyor. Açe’de düzenlenen bu konferansın akabinde çeşitli ülkelerden ve Açelilerden oluşturulacak bir ekip ile “Açe ve Hint Okyanusu Araştırmaları Merkezi”n hayata geçirilmesi amaçlanıyor.

            Konferansa Türkiye’den davet edilen Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim görevlisi Prof. Dr. İsmail Hakkı Göksoy, “Türkiye’deki Kaynaklar Işığında Osmanlı-Açe İlişkileri” başlıklı tebliğini sunacak. Göksoy, bu tebliğinde 16. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar uzanan uzun dönemde Osmanlı Devleti ve Açe İslam Sultanlığı arasında gerçekleştirilen ilişkileri konu alacak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder