Mehmet Özay 12.01.2022
ASEAN yeni yılın ilk günlerine krizle girdi. Dönem başkanı Kamboçya’nın Myanmar politikası darbeci yönetime meşruiyet kazandırdığı gerekçesiyle, Birlik içerisinde tepki topluyor.
Taraflar arasında görüş ayrılığının, Kamboçya yönetiminin
söz konusu bu politikasını Birlik’in diğer üyeleriyle görüşmeden hayata
geçirmesi olduğunu söylemek mümkün.
Hun Sen’in Nya Pyi Daw ziyareti
Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği’nde (Association
of Southeast Asian Nations-ASEAN) 2022 yılı dönem başkanlığını yürüten Kamboçya’da başbakan Hun Sen, darbeci
rejimin hüküm sürdüğü Myanmar’a yönelik yeni politika girişiminde bulunurken,
başta Birlik’e bağlı ülkeler olmak üzere hak örgütlerinden tepki topluyor.
Başbakan Hun Sen, geçtiğimiz Cuma ve Cumartesi günleri Myanmar’a
yaptığı resmi ziyaretle, bu yeni politikanın ipucunu verirken, amacın 18-19
Ocak günlerinde yapılacak ASEAN dışişleri bakanları toplantısına Myanmar’ın
katılmasının önünü açmak olduğu belirtiliyor.
Hun Sen’in başkent Nya Pyi Daw’a ziyareti, 1 Şubat 2021
tarihinde yaşanan darbeden sonra ilk üst düzey resmi ziyaret kabul ediliyor. Bu
durum, özellikle ASEAN açısından darbeci generallerin ve yönetimlerine meşruiyet
tanındığı şeklinde yorumlanarak eleştiriliyor.
ASEAN’da çatlak görüntüsü
Kamboçya’nın, 1 Şubat 2021 tarihinde Myanmar’da yaşanan
darbe sonrasında ASEAN’ın demokratikleşme çağrısı olumlu karşılık bulmazken,
yeni yılla birlikte dönem başkanlığını yürüten Kamboçya’da başbakan Hun Sen’in
Myanmar’da darbeci iktidarın başbakanı general Min Aung Hlaing ile doğrudan
temas kurması, üye ülkeler arasında Birlik görüntüsünde ‘çatlak’ olarak
değerlendiriliyor.
Bu çerçevede, başbakan Hun Sen’in, başkent Nay Pyi Daw’a
resmi ziyarette bulunması, önemli bir gelişme kabul ediliyor. Hun Sen bu
ziyaretiyle, 18-19 Ocak günlerinde gerçekleştirilecek olan, ASEAN dışişleri
bakanları toplantısına Myanmar dışişleri bakanının katılımına zemin hazırlamak
olarak yorumlanıyor.
Kamboçya dışişleri bakanlığı sözcüsü ve Myanmar ordu
sözcüsünün açıklamalarına dikkate alınacak olursa, gelişmenin bu yönde olacağı
yönünde ihtimal artırıyor.
Kamboçya yönetiminin Myanmar’a yönelik bu politikasının,
darbeden bu yana neredeyse, aradan geçen bir yıllık süre zarfında, ASEAN
tarafından Myanmar darbeci yönetimine karşı sergilenen ikna yollu politikanın
ihlâli anlamına geldiğine kuşku yok.
Bu nedenle, söz konusu gelişmenin ASEAN’da özellikle,
birliğin öne çıkan ülkelerinde rahatsızlık doğurduğu da, gizli/açık bir gerçek.
Başbakan Hun Sen bu yöndeki itirazları boşa çıkaracak
şekilde, geçtiğimiz Pazartesi günü yaptığı açıklamada, geçen yıl Myanmar
yönetimine sunulan beş maddelik konsensüsten üçünün Myanmar yönetimince yerine
getirildiğini söyledi.
Söz konusu bu maddeler ateşkes sağlanması, ilgili
taraflara insani yardımı ulaştırılması ve ASEAN özel temsilcisinin Myanmar’a
gönderilmesi.
Bununla birlikte, gerek ASEAN içerisinden gerekse hak
örgütleri bu açıklamaların aksine, açıkçası ortada bir ‘yalan’ olduğuna dikkat
çekerek, başbakan Hun Sen’in bu yaklaşımının ASEAN’da ‘bütünlüğü’ bozduğunu
vurguluyorlar.
Diğer üye ülkeler boykot edebilir
Birlik içerisinde öne çıkan ülke görünümündeki Endonezya’da,
dışişleri bakanı Retno Mardisi konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Kamboçya
yönetiminin Myanmar’ı 18-19 Ocak günlerinde yapılacak olan dışişleri bakanları
toplantısına kabul etmesinden duyulan rahatsızlığı açıkça dile getirirken,
bunun gerçekleşmesi halinde, diğer üyeler olarak toplantıyı boykot
edebileceklerini söyledi.
Öte yandan, Malezya dışişleri bakanlığı ise söz konusu
toplantıya bakan düzeyinde katılmamaya hazırlanıyor.
Bu ülkelerin Kamboçya’nın politikasına eleştirilerinin
temelinde, 2020 Kasım seçimlerini kazanan ve hükümeti kurması beklenen meşru
seçilmiş Ulusal Demokrasi Birliği’yle (National League for Democracy-NLD) görüşmeler yapmaması, ülke
genelinde yaşanan kaos ve şiddet ortamı, şiddetten etkilenen kesimlere insani
yardımın ulaştırılmaması bulunuyor.
Çin ve ABD’nin rolü
Kamboçya’nın böylesi bir inisiyatifi geliştirmesinde,
eski bir ordu mensubu olan başbakan Hun Sen’in Myanmar’da darbeci generallere
yönelik empatisinden kaynaklandığı söylenebilirse de, bunun dışında özellikle,
Çin faktörünün bu gelişmedeki payını göz ardı etmemek gerekiyor.
Birlik içerisinde Laos’la birlikte Çin’e yakınlığıyla
bilinen Kamboçya’nın Myanmar nezdindeki bu girişiminin ASEAN’da birlik ruhuna
zarar vermesi ve bölgesel gelişmelerde Birlik’in elini zayıflatmaya yönelik
olduğunu söyleyebiliriz.
Geçtiğimiz 15 Aralık’ta ABD dışişleri bakanı Anthony
Blinken’in Malezya’ya yaptığı ziyaret sırasında Myanmar’daki darbeci rejimle
ilgili yaptığı açıklama dikkate alındığında, ASEAN’ın Myanmar üzerinde ABD ve
Çin arasında yeni bir güç çatışması olacağını söylemek mümkün.
Blinken, söz konusu bu ziyareti sırasında bu yılı
kastederek, ABD’nin ASEAN liderleriyle Myanmar krizini ele alacağı bir zirve
plânladığını belirtmişti.
Blinken açıklamasında Myanmar’da cunta rejiminin halka
yönelik uyguladığı şiddete; siyasi tutukluların varlığına ve insani yardımın
gerçekleştirilememesine dikkat çekerek ülkedeki durumun kötüleşmekte olduğunu
ifade etmişti.
Geçtiğimiz yıl Nisan ayındaki ASEAN zirvesine davet
edilen darbeci general Min Augn Hlaign kendisine sunulan beş maddelik konsensusla
ilgili özellikle de, ülkede çatışmaların sona erdirilmesine yönelik herhangi
bir ilerleme sağlamaması üzerine Ekim ayı sonundaki yılın ikinci zirvesine davet
edilmemişti.
Myanmar’da 2020 yılı Kasım ayındaki genel seçimlerin
ardından ikinci kez iktidarı ele geçiren NLD’nin hükümeti kurmak amacıyla
parlamentonun açılacağı 1 Şubat 2021 tarihinde gerçekleşen darbe başta ASEAN
olmak üzere Batılı ülkeler tarafından tepkiyle karşılanmıştı.
Ülke genelinde yapılan sivil gösterilere güvenlik
güçlerinin müdahalesiyle bugüne kadar 1445 kişi hayatını kaybederken, yaklaşık
8450 kişi de gözaltında tutuluyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder