Mehmet Özay 15.04.2025
Bu çerçevede, Çin
devlet başkanı Şi Cinping bu hafta, Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği’ne (ASEAN) mensup
üç ülkeyi ziyaret edecek.
Cinping’in resmi
ziyaretlerinde ilk durak, komşu ülke Vietnam oldu. Başkan Şi Cinping, önümüzdeki
günlerde Malezya ve ardından, Kamboçya’yı da ziyaret edecek.
Korumacılığa eleştiri
Cinping’in, Güneydoğu
Asya ülkelerine yapacağı seyahat öncesi verdiği açıklamalara bakıldığında, temel
hedefin ilgili ülkelerle ticari ilişkilerin geliştirilmesi olduğu anlaşılıyor.
Cinping’in, bu
anlamda gündeme getirdiği, “ekonomide korumacılık” olgusunu gündeme getirerek, “bu
yaklaşımın kimseye yararı yok” anlamına gelecek eleştirisinin, ABD’yi hedef
aldığına kuşku yok.
Çin devlet
başkanı Şi Cinping’in Güneydoğu Asya ülkelerinden üçünü kapsayan resmi
ziyaretlerinin, ABD başkanı Donald Trump’ın diğer ülkeler arasından özellikle,
Çin’i hedef alan gümrük vergisi artırımı, karşılıklı açıklamalar ve
yaptırımlarla yüzde 145’e çıkmasıyla doğrudan bir ilişkisi bulunuyor.
Washington’dan
2 Nisan günü gelen açıkmalar çerçevesinde, Güneydoğu Asya ülkelerinden Vietnam’a
gümrük vergisi yüzde 46 olarak açıklanmıştı.
Pekin yönetimi,
Washington’dan gelen haberlerin ardından, küresel ekonomide öncü bölgeler
olarak dikkat çeken Doğu ve Güneydoğu Asya ülkeleriyle ilişkilerine yeni bir
yön vermeyi hedefliyor.
Cinping’in bu
hafta gerçekleştireceğ Güneydoğu Asya ziyaretini, 30 Mart’da Güney Kore’nin
başkenti Seul’de yapılan Japonya-Güney Kore-Çin ticaret bakanlarının
katılımıyla gerçekleştirilen üçlü toplantıdan sonraki en önemli gelişme kabul
etmek gerekir.
“Ortak hareket”
Şi Cinping ve
Vietnam devlet başkanı To Lam arasında, dün yapılan görüşmelerde To Lam’ın tarehin
dönüm noktasının yaşandığı bugünlerde ortak hareket etmeliyiz” anlamına gelecek
açıklaması gayet önemliydi.
Cinping’in açıklamaları
arasında dikkat çeken hususlardan biri, küresel kapitalist sistemin öncüsü
kabul edilen ABD’yi ders verircesine, “küresel serbest ticaret sisteminde
istikrarın korunması” ve “açık ve işbirliğineyönelik uluslarası bir ortamın”
sağlanmasına yönelik ifadeleriydi.
Çin ve Vietnam
heyetleri arasında yapılan görüşmeler sonrasında, aralarında, tedarik zinciri, yapay
zekâ, sahil güvenlik işbirliği, demiryolları yatırımının da bulunduğu, toplam
45 işbirliği anlaşması imzalanması özellikle, Çin’in bölgeyel ilişkilerinde
diğer ülkelere verdiği önemli bir mesaj olarak değerlendirilmelidir.
Bu anlaşmalar
arasında yer alan, 8 milyor dolarlık demiryolu işbirliği anlaşması, iki ülkenin
tedarik zinciri konusunda gayet ciddi adım atmakta olduklarını gösteriyor.
Trump yönetimi,
Çin hariç diğer ülkeler gibi Vietnam’a yönelik uygulamayı da üç ay ertelediğini
açıklasa da, söz konusu bu ülkelerin olası her türlü gelişmeye karşın, yeni
çözüm arayışına devam edeceklerini söylemek mümkün.
Çin ve Vietnam
yetkilileri arasında dün ve bugün yapılan görüşmeleri, bu çerçevede değerlendirmek
gerekiyor.
Hedef işbirliklerini
geliştirmek
Çin yönetiminin,
ABD’den gelen gümrük vergisi artışları karşısında hedefi, başta Vietnam ve Malezya
olmak üzere Güneydoğu Asya ülkeleriyle serbest ticaret ilişkisini geliştirmek
bulunuyor.
Benzer şekilde,
tedarik zincirinde yaşanabilecek sorunlara çözümün de masada olduğunu söylemek mümkün.
Çin’in, ihracat
oranlarına bakıldığında, Vietnam’a 161.9 milyar dolar, Malezya’ya ise 101.5
milyar dolar olduğu görülüyor.
Çin’e siyasal yakınlığıyla
bilinen Kamboçya’nın dışında, Şi Cinping’in özellikle, Vietnam ve Malezya’ya
yapacağı ziyaretler farklı bağlamlarda değerlendirmek gerekir.
Bu anlamda, tarihsel
rekabetleri bilinen Çin ile Vietnam arasında üst düzeyde yapılan görüşmelerin,
iki ülkeyi birbirine yakınlaştırması bekleniyor.
Son yıllarda
Çin’in, Güney Çin Denizi’nde egemenlik iddiaları nedeniyle arasının açıldığı Vietnam’la
yakınlaşması bölge jeo-politiği açısından da önemli.
Bu iki ülke kadar,
soruna taraf olan Bruney, Filipinler, Malezya ve Endonezya ile ilişkilerin de jeo-politik
istikrarar yol açacak bir sürece evrileceğini düşünebiliriz.
Cinping’in
Malezya ziyareti ise, Malezya’nın ASEAN dönem başkanı ülke sıfatını taşıması
dolayısıyla sadece Malezya değil, Çin-ASEAN ilişkileri bağlamında önem taşıyor.
Kuala Lumpur’da
yapılacak gelişmeleri yakından izlemekte yarar var.
Çin-Malezya heyetleri
arasında olumlu geçmesi beklenen görüşmelerin, aynı zamanda yıl içinde ASEAN
merkezli yapılacak toplantılar ve özellikle de, ASEAN zirvesi öncesinde yapıcı
olması bekleniyor.