Mehmet
Özay Aralık 2006
İki
Yıl Öncesi
26
Aralık 2004 günü yaşanan 9.3 büyüklüğündeki deprem ve ardından meydana gelen
tsunami sonucu Açe’de 130.000 kişi hayatını kaybederken, 500.000’ni aşkın
kişide geçici barınaklarda veya başka bölgelerdeki akrabalarının yanına
yerleşmek zorunda kaldı. Başta Türkiye’den olmak üzere kısa sürede bölgeye
ulaşan uluslararası yardım kuruluşları yerel yönetimle işbirliği çerçevesinde
Açe halkının yeniden kendi ayakları üzerinde durması yolunda önemli adımlar
attılar ve bu yönde çalışmalar devam ediyor. Her anlamda yeniden inşa sürecinin
yaşandığı Açe Eyaleti’nde önümüzdeki ay bölgenin geleceğini önemli ölçüde
etkileyecek valilik seçimleri yapılacak.
İlk
Demokratik Valilik Seçimi
Açe’de
11 Aralık 2006 tarihinde eyalet tarihinde vali ve yardımcısı ilk defa
demokratik seçimlerle belirlenecek. Valilik seçimlerinin önemini artıran bir
başka gelişme ise, merkezi hükümet tarafından Açe Eyaleti’nde uygulanması
düşünülen özel yasanın da yürürlüğe girecek olması. Uzmanlar, bu iki siyasal
gelişmeyi, 1945 yılında Endonezya Cumhuriyeti’nin kuruluşunda büyük payı olan
Açe halkının modern tarihlerinde ilk defa kendi siyasal kararlarını doğrudan
ortaya koymada önemli bir adım olarak değerlendiriyor.
Açe
valileri bugüne kadar, başkent Cakarta’dan atama yoluyla göreve geliyorlardı.
Bu nedenle Aralık ayında yapılacak seçim, Açe halkının ilk demokratik seçim
tecrübesi olması ve yöneticilerini doğrudan kendilerinin seçmesi bakımından
oldukça önemli bir gelişmedir. Seçimin bir başka önemli özelliği ise, gene ilk
defa olarak bağımsız adayların seçime katılıyor olması. Bağımsız adaylık süreci
daha çok GAM’ın üzerinde durduğu bir konuydu. Çünkü Açe yasalarına göre, ülkede
faaliyet gösteren partilerin her bölgede teşkilatlanması zorunluluğundan ve
eyaletlerde yerel partilerin faaliyetlerinin ülke bütünlüğüne zarar vereceği
endişesi ile yerel partilere izin verilmemesi nedeniyle GAM parti kuramamıştı.
GAM’ın bağımsız bir adayla seçime katılıyor olması bu hareket adına elde
edilmiş siyasal bir başarı olarak kabul ediliyor.
Açe
Eyaleti’nde seçim, başkent Banda Açe, Lhokseumawe, Langsa, Meulaboh, Sinkil,
Sligi, Simpang Ulim, Sabang gibi önemli şehirlerin yanı sıra, 187 kaza ve 6315
köyü kapsıyor. Açe Bağımsız Seçim Komisyonu’nun (KIP) yaptığı açıklamaya göre,
seçimde 8 aday yarışacak. Seçim sistemine göre, Açe valisi ve vali yardımcısı
aynı anda seçildiğinden adaylar yardımcıları ile birlikte seçim listesinde yer
alacak.[1]
Vali adayları arasından ilk dikkat çekenler Açe Özgürlük Hareketi’nin (GAM) önde
gelen liderlerinden Irwandi Yusuf ve Açe bölge komutanlığı yapmış olan eski bir
general olan Djali Yusuf. Söz konusu iki aday seçimde bağımsız aday olarak yer
alacaklar.
Diğer
adaylar ve yardımcıları ise şöyle: Şu an valilik görevini geçici olarak yürüten
Azwar Abubakar ve yardımcısı Nasir Djamil. Golkar Partisi adayı Malek Raden ve
yardımcısı Sayed Fuad Zakaria. Diğer adaylar ve yardımcıları ise: Humam-Hasbi; Tamlicha Ali-Harmen Nuriqman;
Iskandar Hoesin-Saleh Manaf; and Ghazali Abbas-Shalahuddin Alfata.
Seçim
kampanyası 24 Kasım’da başlayacak. Seçmen kartlarının hazırlanması ise devam
ediyor. Açe’deki seçimi gerçekleştirecek olan Ulusal Demokrasi Enstitüsü’den
(NDI) yapılan açıklamaya göre yaklaşık 2.5 milyon seçmenden %86.9’unun adının
kaydedildiği belirtiliyor. Valilik seçimleriyle birlikte 19 bölgenin belediye
başkanı da belirlenecek. Seçim günü herhangi bir güvenlik sorunun yaşanmaması
amacıyla merkezi hükümet ve GAM gerekli tedbirlerin alınacağını duyurdu. Seçim,
aynı zamanda, barış sürecini izleme komitesi AMM[2]
tarafından da yakın takibe alınacak.
Seçimler
Açe Eyaleti kadar, tsunami sonrasında Medan’daki[3]
yakınlarının yanına yerleşmiş olan Açeliler de Medan’da oy kullanabilecek.
Medan’da bulunan Açelilerin sayısının yaklaşık 500.000 civarında olduğu tahmin
ediliyor. Bu rakam içerisinde Açe’deki üniversitelerde öğrenim görüpte, felâket
neticesinde Medan’daki üniversitelere kaydolan 5000 civarında öğrenci de
bulunuyor.[4]
Seçim
Sonrası Muhtemel Gelişmeler
Açe’de
seçim sonrasında yaşanacak önemli siyasal ve toplumsal gelişmeler arasında
AMM’ın görev süresinin sona ermesi; Açe Özel Yasası yaşama geçirilmesi ve
tsunami sonrası yeniden yapılanma faaliyetlerine devam edilmesi sayılabilir.
AMM
başkanı Pieter Feith yaptığı açıklamada, Açe’deki barış sürecinin bölgede
faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının katkıları ile bugünkü gelinen
noktanın daha da geliştirilerek devam ettirilmesinde önemli rol oynayacağını
dile getirdi.[5] Açe Özel Yasası, Açe’nin siyasal
ve ekonomik özerkliğin sağlanmasında son derece önemli bir adım olarak
değerlendiriliyor. Geçen
Temmuz ayında Endonezya Meclisi tarafından bu yasa şekillenmekle birlikte, GAM
yöneticileri 16 madde üzerinde itirazlarını gündeme getirdiler. Bunlar arasında
en dikkat çekeni ise Açe yönetiminin dış ticaret ve doğal kaynakların
gelirlerini elde etmesi gibi son derece önemli maddeler üzerindeki bazı
maddelerin ön görüşlere muhalif olacak şekilde kaleme alınmasıyla ilgili.[6]
Bu nedenle yasa henüz nihai halini almış değil. Bu yasa taslağının en dikkat
çekici yönü, Açe’nin uluslararası ilişkilerde bağımsız hareket edebilmesini ön
görmesidir.
Söz
konusu yasanın meclisten çıkması halinde Açe yönetimi, merkezi hükümetle
yaptığı anlaşmanın ruhuna uygun bir şekilde petrol ve doğal gaz gibi doğal
kaynakların yönetimini elinde bulunduracağı gibi gelirlerinden de daha fazla
pay alabilecek.[7] Böylece Açe yönetimi ve
dolayısıyla Açe halkı modern tarihlerinde ilk defa siyasal ve ekonomik
konularda kendi kararlarını alma hakkını elde etme konusunda önemli bir kazanım
elde etmiş olacaklar.[8]
Valilik
seçimleri yukarıda ifade edilen görüşler dikkate alındığında, bölgedeki
ekonomik değerlerin kullanılması konusunda yeni seçilecek valinin son derece
önemli yetkilere sahip olacağı anlaşılıyor. Bu durum, Açe’nin geleceğini büyük
ölçüde etkileyecek bir siyasal gelişmedir. Böylece, yeni yönetim kısa vadeli
yeniden yapılanma çalışmalarının ötesine geçerek, Açe bölgesinin orta vadeli
kalkınma plânını yürürlüğe koyabilme şansına sahip olacaktır.[9]
Buna
göre, Açe Eyaleti, uluslararası arenada özellikle ticari faaliyetleri
geliştirme ve yer altı ve üstü kaynaklarını kullanma noktasında bazı haklar
elde edecektir. Bu bağlamda bölgenin ekonomik yatırımlarında büyük bir artış
görülecek. Barış anlaşmasının yürürlüğe girmesi ile uzun yıllar geniş halk
kesimlerinin maruz kaldığı insan hakları ihlallerinden doğan birtakım
mağduriyetlerin giderilip giderilmeyeceği konusu da merak konusu. Bölgede
önemli bir siyasal gücü bulunan Açe Özgürlük Hareketi’nin bağımsız aday olarak
seçimlere katılan önde gelen liderlerinden Irwandi Yusuf’un kazanması bu konuda
çalışmalar yapılabileceğinin ipuçlarını veriyor.
Açe
Ekonomisi: Yakın Gelecekteki Dev Ekonomik Yatırımlar
Açe’nin
ekonomik varlıklarını ulusal, bölgesel ve küresel olmak üzere üç bağlamda ele
almak gerekiyor. 1945 yılında Endonezya Cumhuriyeti’nin kurulmasına gerek
düşünce gerekse de icraat bakımından büyük katkıları olan Açeliler 20. yüzyılda
yaşadıkları sorunlar nedeniyle bölgesel ve küresel açılım gerçekleştiremediler.
GAM ve merkezi hükümet arasında 15 Ağustos 2005 tarihinde imzalanan barış
anlaşması ile barış ortamına geçildi. Bu anlaşmanın imzalanmasında tsunami’nin
doğurduğu büyük maddi ve manevi yıkımın önemli bir payı vardır. Ayrıca, 2004
yılı genel seçimlerinde hükümeti oluşturan Golkar ağırlıklı yeni yönetimin ülke
genelindeki reform çabalarından Açe’de payını alacaktır. Devlet Başkan
Yardımcısı Yusuf Kalla’nın “Son birkaç yılda Endonezya büyük değişimler
geçirdi. Ülke içerisindeki siyasal ve ekonomik istikrarın sağlanması konusunda
mevcut hükümet önümüzdeki aylarda çok daha önemli gelişmelere imza atacak”
yönündeki beyanatı Açe’deki olası gelişmeler konusunda da ipuçları vermektedir.[10]
Sosyal
ve ekonomik kalkınma hamlesinin başlatıldığı Açe’de söz konusu seçimin ardından
bu sürecin daha da ivme kazanacağını öngörmek zor değil. Bu konuda oldukça
önemli bir gelişmeye dikkat çekmekte fayda var. Açe eyalet bölge yönetimi ile Dublin
Port adlı bir İrlanda şirketi arasında yapılan anlaşma ile[11]
Açe sınırları içerisinde bulunan Weh Adası’ndaki Sabang[12]
Serbest Bölge limanı genişletme projesi kısa sürede hayata geçirilecek. Sabang
Serbest Bölge limanını genişletme projesi bağlamında yüz milyonlarca Dolarlık
yatırım gerçekleştirilmesiyle, Singapur Limanı’nın sahip olduğu ekonomik
üstünlüğe rakip olacak ve dünya deniz ticaretinin en yoğun su yollarından biri
olan Malaka Boğazı’nın Hint Okyanusu girişinde stratejik bir konuma sahip olan
Sabang limanı Asya kıtasının en büyük ve en rekabetçi konteynır limanlarından
biri olacak. Bu liman ayrıca, aşağıda bahsedilen doğal kaynakların dünya
pazarlarına aktarılmasında da önemli bir rol oynayacak. Limanın tamamlanmasıyla
Açe, Avrupa’dan ve Ortadoğu’dan Çin, Japonya ve Güney Kore gibi Uzakdoğu
ülkelerine kargo taşıyan gemilerin uğrak yeri olacak.
Endonezya
devleti sınırları içerisinde başta petrol ve doğal az olmak üzere son derece
önemli yer altı kaynaklarına sahip olması Açe’nin önemini bir kat daha
artırıyor. Aslında Açe bölgesi bütün tarihi boyunca ekonomik olarak daima ön
planda olmuş ve bu önemini bugüne kadar sürdürmüştür. Ancak bu konuda tarihte
özellikle başta Portekiz ve Hollandalılar olmak üzere Batılı sömürgecilerin
bölgedeki etkinlikleri gerekse modern dönemde Endonezya merkezi hükümeti ile
yaşananlar Açelilerin rahat bir nefes almasının önündeki engelleri oluşturmuştur.
Açe
ekonomisi hakkında bir fikir sahibi olmak amacıyla bölgenin ekonomik
üretkenliğe göz atmakta fayda var. Açe, başta Lhokseumawe bölgesindeki zengin
petrol, doğal gaz gibi değerli madenler olmak üzere, tarım alanında ve doğal
zenginlikleriyle de dikkat çeken bir bölgedir. Yüzyıllardır önemli bir baharat
üreticisi olan bölgede ayrıca çeltik, Hindistan cevizi, kakao, biber, kahve,
kauçuk, soya, mısır, tatlı patates, yer fıstığı ve palmiye yağı üretimi
yapılmaktadır. Buna ilâve olarak, zengin orman kaynakları ve üç yanı denizlerle
çevrili olmasıyla da balıkçılık sektörünün hayatiyetinden bahsetmek mümkün.
Ayrıca kilometrelerce uzunluktaki kumsalları, iç bölgelerdeki dağlık alanları,
nehirleri ve gölleri ile Açe eyaleti turistlere çok çeşitli alternatifler
sunabilecek imkânlara sahiptir.
[1]Afrida, Nani, “Eight hopefuls declared
eligible for Aceh gubernatorial race”, The Jakarta Post, Banda Aceh, 7
Kasım 2006.
[2]Avrupa Birliği’den ve ASEAN üyesinden yaklaşık 350 kişilik gözlem
heyetini oluşturduğu Açe Barış Sürecini
İzleme Komitesi.
[3]Sumatra Adası’nda bulunan Medan şehri, Endonezya Cumhuriyeti’nin üçüncü
büyük kenti.
[4]Gunawan, Apriadi, “Aceh campaigns start early...in Medan?”, The Jakarta Post, 16 Kasım 2006.
[5]Feith, Peter, “AMM Stresses the Importance of Dialogue”, 7 Kasım 2006.
Bkz. http://www.e-aceh-nias.org/news.
[7]Witular, Rendi Akhmad; Afrida, Nani,
“Praise for Aceh peace, faults and all”, The Jakarta
Post, 14 Ağustos 2006.
[9]Fengler, a.g.m.
[10]Tumengkol, E., Avian, “Kalla tells U.S. businesses to take a chance on
RI”, The Jakarta Post, 26 Eylül 2006.
[11]Khalik, Abdul, “Dublin Port to turn Sabang
into one of Asia's largest ports”, The Jakarta Post, Jakarta, 7 Ekim
2006.
[12]Sumatra Adası’nın kuzey ucunda, dünyanın en
önemli deniz ticaret yollarından biri olan Malaka Boğazı’nın girişini de
kontrol eden ve dünyada en önemli dalış merkezlerinden birine de ev sahipliği
yapan liman şehri Sabang, Açe Eyaleti’nin başkenti Banda Açe’ye 28 deniz mili
mesafededir. Sabang’a feribotla iki buçuk saatte, uçakla 10 dakikada
ulaşılıyor.
Sabang limanı 2000 yılında
hükümet tarafından serbest ticaret limanı olarak tanındı. Bu uygulama
bağlamında Sabang limanında yükleme indirme faaliyetlerinde bulunan kargo
şirketleri gümrük ödemek zorunda değil.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder