17 Kasım 2024 Pazar

Malezya’da bir resim sergisi ve toplumsal yarar olgusu / An art exhibition and social good phenomenon in Malaysia

Mehmet Özay                                                                                                                            16.11.2024

Malezya’da toplumsal barış konusu, bu ulus-devletin kendine özgü tarihsel ve modern dönem yapılaşmasıyla belirlenmiştir.

Ve bu anlamda, kendine özgü nitelikler taşıması doğaldır...

Köken: çok etniklilik ve çok dinlilik

Malezya’da toplumsal birlik olgusunun, 19. yüzyıl başlarından itibaren gündeme gelen sosyolojik bir konu olduğu bilinir.

Malay Yarımadası’ndaki Malay toplumlar, başta Sumatra ve Cava Adaları olmak üzere Takımadalar coğrafyasından yaşanan göçler, bu sürece eklemlenen Çin ve Hindistan kökenlilerin zamanla özellikle, Batı Malaya sahil şeridindeki varlıkları modern Malezya’nın görece yakın tarihinden aldığı toplumsal miras olarak adlandırılmayı hak eder.

Bağımsızlığın elde edildiği 1957 yılından bu yana geçen süre zarfında ırk, dil, din farklılaşmasının, her daim siyasal arenada başat unsurlar olarak ortaya konulması ve bunun üzerinden siyaset yapma biçimine karşılık, bu farklılıkları bir ulus devlet olma çabasında birliğe dönüştürme konusunda da adımlar atıldığını söylemek gerekir.

Bu konuda, faaliyet gösteren çeşitli sivil toplum kuruluşlarının çabasını dikkate almak gerekiyor.

Zenginlik ve sorun kaynağı

Genellikle, çok kültürlü, çok dinli, çok ırklı üçlüsüyle anılan Malezya’da, var olan toplumsal yapıda kültürel çeşitliliği ve zenginliği ortaya koyan bu kavramsallaştırma, aynı zamanda toplumsal ve siyasal sorunların da bir anlamda, temelini teşkil eder.

Bu çerçevede, siyaset ve kültür ilişkisinin birbiriyle çelişen ve birbirine yakınlaşan boyutlarına tanık olunur.

Bu noktada, Malezya siyasal yaşamında söz konusu, ‘çoklu kültürel ve toplumsal yapılardan’ neşet eden sorunların üstesinden gelinmesinde, -olumlu bir görüşle hareket ettiğimizde, siyasal sistemin kuralları ve değerleri kadar, bu ilgili geniş toplum kesimini teşkil eden ve başlıca Malayların, Çinlilerin ve Hintlilerin teşkil ettiği, -ancak, bunların yanı sıra, irili ufaklı diğer kesimlerinde yer aldığı- ve kendi toplumsal zeminlerinde oluşturdukları sivil oluşumların ulusal birliğin tesisinde azımsanmayacak bir rolü olduğunu söylemek gerekir.

Yayasan Arshad Ayub: Sivil toplum ve birlik

Bu sivil oluşumlar, dini-kültürel-eğitim vb. alanlarda, sivil toplum yapılaşmalarıyla toplumun ilgili kesimleri kadar, tüm etnik farklılıkları göz ardı etmek suretiyle, ‘Malezyalılık’ olgusunu yeşertmeye ve devam ettirmeye hizmet ediyor.

Ve bu anlamda, bu sivil oluşumların toplumsal gerçeklikte ayrı bir anlamları bulunduğuna kuşku yok.

Bugün, bunlardan birinin tertip ettiği resim sergisine katılma imkânı buldum.

Malezya ölçeğinde, modern bir mekânda, Publika’da ‘Segaris Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinliğin, pek çok açıdan öğretici olduğuna kuşku yok.

Arshad Ayub Vakfı (Yayasan Arshad Ayub) tarafından organize edilen, ‘Malaysiana’ başlıklı resim sergisinin, birden fazla hedefi içinde barındırdığını söyleyebilirim.

Bunların başında, resim sergisine katılan, yaşları 20 ilâ 84 arasında değişen toplam 52 sanatçının toplam 103 parça resminin kamuoyuyla paylaşımının, hiç kuşku yok ki, önemi büyük.

Sergide yer alan eserler, Malezya’nın farklı coğrafyalarına özgü mimari, kır, şehir, din vb unsurları ile bazı soyut tasarımları, sanatın yeniden inşacı çeşitli yöntemleriyle gündeme getiriyor.

Bu durum, sergide eserleriyle yer alan sanatçıların etnik ve dini kimliklerinin farklılığının ötesine geçerek bir tür birliktelik ortaya koyuyor.

Bu noktada, sergilenen eserlerin satışından elde edilecek gelirin vakfın, eğitim alanındaki çalışmalarda kullanılması somut bir çıktı olarak gündeme gelirken, kanımca burada oluşan maddi ve niceliksel getiriden ziyade, vakfın ortaya koyduğu toplumsal bakış açısı gayet önemli bir örnek olarak değerlendirilmelidir.

Bu noktada, eğitim alanındaki faaliyetleriyle tanınan ‘Arshad Ayub Vakfı’nın, gücü nisbetinde, ırk ve din farkına bakmaksızın, ülkedeki tüm kesimlerin genç nesillerine sağladığı eğitim desteği, farklılıklarıyla öne çıkan Malezya toplumunda, çoklu anlam oluşturmanın en önemli araçlarından biri olarak değerlendirilmeyi hak ediyor.

Adına vakıf teşkil edilen Arshad Ayub, 1928 ilâ 2022 yılları arasında yaşam sürmüş ve ömrünü eğitim davasına adamış isimlerden biri olarak biliniyor.

‘İnsan sermayesi’ ve ikinci şans

Merhum Arshad Ayub’un 2008 yılında kurduğu vakıf, o günden bu yana, ülkede “insan sermayesinin gelişimi”ne odaklanmış durumda.

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan, eski bakanlardan Tan Sri Rafidha Aziz, ‘İnsan sermayesi’ olgusunun, çeşitli siyasi düşünceler ve pratiklere kurban gittiğine gizli açık yaptığı vurgu, aslında tam da, bu etkinliği ortaya koyan vakfın çabasının ne denli önemli olduğunu bir kez daha kanıtlıyordu. 

Eğitimi öncelleyen ve bunu yaparken, toplumdaki etnik ve dini farklılıklıkları dikkate almadan ihtiyaç sahibi gençlere ulaşmayı hedefleyen vakıf, bu çabasını, kurucusunun ortaya koyup geliştirdiği ‘ikinci bir şans’ olgusu olarak tanımlıyor.

Bu ‘ikinci şansın’ eğitimle olacağını düşünen merhum Arshad Ayub, böylece ilgili bireylerin ve toplum kesimlerinin toplumda kendilerine hak ettikleri yeri edinebileceklerine inanmış.

Bu noktada, hayatın doğallığı ve sınırlılığı içerisinde kendilerini toplumun alt tabakasında bulan kesimlerin çocuklarına yönelik eğitim süreçlerini, dini-etnik farka bakmaksızın, ön açıcı bir yaklaşımla yapılandırmaya çalışıyor.

Vakıf, yukarıda değinilen sanat etkinliğinin ilkini 2023 yılında gerçekleştirmiş. Vakfın, hemen bir yıl içinde benzeri bir ikinci sanat etkinliğiyle gündeme gelmesini kendi içinde bir başarı olarak değerlendirmek gerekir.

Bu tür etkinliklerin vaz geçilmez isimlerinden Halime Yacob, bir dönem bakanlık yapmış ve Malezya siyasetini derinden tanıyan Tan Sri Rafidah Aziz, sosyal inşacı rolleri ve rehberlikleriyle birbirinden farklı grupları biraraya getirebilmesi ve bu grupların birbirleriyle paylaşımda bulunabilmelerini sağlamalarıyla sivil sorumluluk örneği sergiliyorlar.

Malay, Çinli, Hintli kökene mensup Malezyalıların oluşturduğu katılımcılar, ziyaretçiler etkinlik açılışında, vakıf mensuplarından birinin yaptığı duaya zihinleriyle ve gönülleriyle katıldıklarına kuşku yok.

Birbirleriyle yan yana oturan, selamlaşan, konuşan, aynı platformu ve aynı idealleri paylaşan farklı toplum kesimlerine mensup bu bireylerin, ortaya koydukları birliktelik temelde her daim çoğaltılması gereken anlamlı bir bütün oluşturuyor.

Farklılıkların, özellikle bazı toplumsal kurumlar nezdinde zenginlik yerine ayrıştıcılık unsuru olarak gösterilmesi karşısında, çeşitli sivil toplum kuruluşlarının var olan farklılıkları zenginliğe dönüştürme konusundaki çabalarını dikkate almak gerekir.

Bu anlamda, Arshad Ayub Vakfı’nın varlığı ve eğitim alanında sergilediği kendine özgü çalışmalarıyla övgüye değer olduğunu söylemek gerekir.

https://guneydoguasyacalismalari.com/malezyada-bir-resim-sergisi-ve-toplumsal-yarar-olgusu-an-art-exhibition-and-social-good-phenomenon-in-malaysia/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder