Geçen Çarşamba
günü Açe Eyaleti’ne bağlı Simeulue Adası açıklarında okyanus tabanında meydana
gelen depremin ardından yankılar sürüyor. Açe halkı, 8.6 Richter şiddetindeki
depremin şokunu atlatmaya çalışırken, Endonezya Cumhuriyeti devlet başkan
yardımcısı Boediono Cuma günü bir saatlik ziyaret için Açe’ye geldi.
Açe’de,
geçici vali Tarmizi Karim ve yetkililerden depremi konu alan görüşmelerin yanı
sıra, Ulee Lhee’ye geçerek tsunami acil uyarı sisteminin işlerliğini sahada izledi.
Boediono, ziyareti sonrası yaptığı açıklamalarda 26 Aralık 2004 deprem ve
tsunami sonrasında açık denizde kurulan acil uyarı sistemlerinin bir bölümünün
çalışmadığının fark edildiğini söylemesi, açıkçası Açelilerin nasıl bir “krizle”
karşı karşıya olduklarını ortaya koyuyor. Depremden birkaç gün sonra devlet
başkanı Susilo Bambang Yudhoyono ise Cakarta’da gazetecilere yaptığı açıklamada
deprem sonrası Açelilerin “azıcık panik yaptıklarını” belirtmesi de gözlemcilerce
ilginç notlar arasında zikrediliyor.
Öte yandan,
Çarşamba günkü deprem, sadece Açe Eyaleti’ni etkilemiş değil. Bir yanda kuzeydeki
komşu Malezya ve Tayland kadar, Doğu Afrika sahilleri ve İran, Sri Lanka,
Hindistan gibi ülkeleri de kapsayan genişlikte bir etki alanı yarattı. Bu
çerçevede özellikle Malezya’da, Singapur’da ve Hawaii’deki tsunami erken uyarı
sistemlerinin ne kadar istikrarlı çalıştığı test edilme imkanı doğdu. Malezya’daki
ilgili kurumun yetkilileri yaklaşık yarım saatlik süre zarfında tsunami erken
uyarı sisteminin tüm birimlerce harekete geçirilebildiğini tespit ettiklerini
açıkladılar. Açe’yi doğrudan etkileyen deprem, kimi sahil şeridinde dalgaların 50
cm ila 80 cm’lik yüksekliğe ulaşmasına neden olsa da, tehdit edici boyutlara
ulaşmaması en azından şimdilik sevindiriciydi.
Buna ilâve
olarak, Singapur’daki kimi uzmanlar, Avustralya ve Endonezya arasında kalan
katmanların enerji üretiminin bu depremle birlikte daha da gerildiğini ve tıpkı
2004’deki tsunamiyi doğuracak bir depremin kapıda olduğunu söylemesi de
kaygıları artırıcı boyutta olduğu aşikar. Peki bu durumda ne yapılabileceği
sorusu da ortada duruyor. Güneydoğu Asya’da bu gelişmeler olurken, New York
Times’de çıkan bir habere yorum yazan bir kişi, Açe’de Çarşamba günü gerçekleşen
depremin nedenini Avustralya açıklarındaki ABD Deniz kuvvetlerinin kimi
faaliyetleriyle irtibatlandırması farklı açılımları da gündeme getirmiyor
değil. Öyle ki, 2004 depremi ve tsunaminin ardından Açe’de bulunan bir
amerikalı bilim adamı da şifahi olarak benzer bir olasılığı o dönem için
gündeme getirdiğini hatırlarsak, konunun “doğal bir afet” olmanın ötesinde,
doğrudan insan yaşamını hedef alan çeşitli askeri faaliyetlerin sonucu
olabileceği şüphesini uyandırmıyor değil. Bu çerçevede, bir yandan tsunami
erken uyarı sistemleri üzerinde çalışmalar devam ederken, başta Endonezya
Cumhuriyeti ve Açe Eyalet yönetiminin konunun üzerine gitmesinin ve uluslararası
çevreleri harekete geçirmesinin kaçınılmazlığıda ortada.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder